Kadıköy Belediyesi sanat etkinliklerini çok yakından takip ediyoruz. Süreyya Operası'nda gerçekleşen etkinliklerin hemen hemen tamamına katılıyoruz. Yıl içinde keyifle takip ettiğimiz çok sayıda etkinlik sahneleniyor. Zaman zaman ufak tefek aksaklıklar olsa da genel olarak iyi bir yönetim ile idari işler de yürütülüyor.
Bir de Yeldeğirmeni Sanat diye adlandırılan ama sanata dair incelik ve özen barındırmayan bir yönetim ile idare edilen binadan ibaret bir yer var. Ne yazıkki. Süreyya Operası'ndaki keyifle etkinlik izleyebileceğimiz düşüncesi ile Yeldeğirmeni Sanat'ta olan bir etkinliğe bilet aldık. Almaz olaydık.
Son de Küba ile Latin Caz denilen etkinlik için bilet aldık. Almaz olaydık. Herşeyiyle tam bir rezillikti.
Nasıl mı? Anlatayım.
Öncelikle binaya geldiğimizde bekleme için yeterli bir alan olmadığını ve yağmurlu havada sokakta kalmak zorunda olduğumu gördük. Biletlerimizi teslim almamıştık, gişedeydi, gişeden aldık ve balkonda olan yerlerimize çıktık. Girişte veya salona geçiş sırasında ne bir güvenlik ne bilet kontrol vardı.
Koltuk satılan balkon bölümünün aslında kafeden bozma bir alan olduğunu gördük. Bir yanda mutfak, ocak, çay kaynayan elektrikli çaydanlık, davlumbaz, tezgah, servis alanı diğer yanda iskemleler, arkaya itilmiş masalar ve tepede bir kısmı patlamış, sağlam kalanları yanan bir avize.
Salonda tavanda asılı olan avizeler ise balkon bölümünde tam göz hizasına gelen şekilde konumlandırılmış. Migreniniz yoksa burada 5 dakika oturduktan sonra olacaktır, çünkü avizenin gereksiz parlak ışıklı ampulleri gözünüzü öyle fazlasıyla rahatsız ediyorki baş ağrısı 5 dakikaya kalmadan şiddetle başlıyor.
Bu sırada yanımıza gelen temizlik görevlisi, tek tek herkese yerinin balkon olup olmadığını sordu. Neden kontrolun girişte yapılmadığı veya okuma yazması olan insanlar olarak bilet üzerinde balkon yazan yerimizi bulup oturmamıza rağmen bu soruya maruz kaldığımızı veya bu kontrolun temizlik görevlisi tarafından yapıldığını anlayamadık.
Grup, etkinlikten sadece 10 dakika önce salona geldiği için sahneye de 10-15 dakikadan fazla geç çıktılar. Bu sırada görevlilere ne zaman başlayacağını sorduğumuzda aldığımız tek cevap başlayacak oldu. Ne zaman sorusunun karşılığı olmayan bu cevaba mı sıkılmalıyız yoksa bu anlamsız cevabı verirken terbiye kurallarını umursamayan görevli bayana mı hiç bilemedik.
Bu uzun bekleme sırasında ışıkların çok rahatsız ettiğini söyleyip en azından biraz kısılmasını rica ettiğimizde, aldığımız cevabın, terbiye ölçüleri dışında kaba bir tavırla etkinlik başlayınca ışıklar kapanacak olması da artık o bayanın sorulara duyarsız ve ilgisiz olduğunu anlamamıza yardımcı oldu.
Sonunda grup sahneye çıktı. Ama balkon bölümü sanırım seyirci olarak kabul edilmediği için tepemizde yanan avize söndürülmedi. Kendimiz kalkıp söndürmek zorunda kaldık. O sırada lütfedip bir görevli geldi ama biz kendi işimizi kendimiz hallederek çözmüş olduk.
O kaba bayanın da en ön sıraya koşarak gidip oturması ve seyirciden daha çok eğlenmesi artık nasıl bir sorumluluk anlayışı olduğunu anlamamızı gayet açık sağladı.
Tüm konser boyunca salonda cep telefonları flaşları açık şekilde kullanıldı. Video ve fotoğraf çeken kişiler konserin kalanında da çektiklerini farklı sosyal medya ve iletişim sitelerinde paylaşmaya devam ettikleri için gözümüzün içinde flaşlarla baş ağrısının seviyesinde rekora ilerledik. Ne konserin başında ne de konser sırada hiçbir görevli uyarıda bulunmadı ve zaten kendileri de ellerinde telefon flaşla kendilerine çekim yapıyorlardı.
Konser sırasında gruptan biri su isteyince, yer kontrolu yapan temizlik görevlisi ile saç uzatarak ve nezaketsiz davranarak kendini entellektüel sanan görevli, balkon diye satılan mutfak bölümüne gelip davlumbaz ışığını yakıp dolaptan su aldılar. Bu sırada bizim konser izlememizi rahatsız etmeleri, ışıkların birden açılması vs onlar için gereksiz detaylardı.
Salonda ses düzeni ve akustik öyle kötü düzenlenmişki, balkon bölümünde müzik dinleyemiyorsunuz, bu bölüme ulaşan tek şey aşırı yüksek sesli gürültü.
Yönetim denemeyecek kepazeliklerle yönetildiği sanılan, kendini eğlendirmekten asıl olan sorumluluklarından habersiz, iletişim yoksunu kişilerin eline bırakılmış bir bina Yeldeğirmeni Sanat. Sanat, adında var ancak içinde hiçbirşey yok. Çok yazık.
Kadıköy Belediyesi'ne bu fütursuzluk hiç yakışmıyor.
Konser nasıl mıydı? Solist bayan güzel dans etti ama müzik derseniz salonun kötü dizaynı sebebiyle o kısmı anlamak pek mümkün olamadı.




























