26 Ocak 2015 Pazartesi

bir "A"rkadaşlık"Ş"ehir"K"onuşmalar günlüğü - 1

Bir tarih.
Bir gün. Sabah erken saatlerde. Bir karşılaşma, olağan bir selamlaşma. Bir sohbet olmadan geçen 2 gün.
Bir daha kopmayan bir bağ. Kısa birkaç günde yılların paylaşımı. Yıllardır birlikte yaşandı, birlikte biriktirildi anılar gibi hissedilen, düşünülen bir bağ. Bir paylaşım. Planlar, sözler, sesler, bakışlar, şarkılar. Uzun sohbetler, bazenfiziken uzak ama gönülden yakın mesafelerde, bazen aynı masada, tüm öğleden sonra, akşamdan geceye sonra sabaha karşı zamana kadar süren sözlerle paylaşımlar. Bir küçük şişe, birkaç kadeh, lezzetli tekirler bazen.
Gittiğimiz yerler ayrı ayrı ama aynı yerler ve aynı zamanlarda birbirimizi tanımadan, bilmeden. Aslında birlikte olunmasını şimdi hayal ederek.
Şehirler, bizi barındıran ve barındırmasını istediğimiz. Şarkılar, dinlemeyi sevdiğimiz. Planlar, içinde olmak istediğimiz. Ne çok şey yapmayı istiyoruz, birlikte ve yanyana ve beraber.
Ne çok şey biriktirmişiz, günler az ama paylaşımlar çok. Yıllardır süren bir bağ gibi, sadece birkaç günde yılların bağı.
Sevdik birbirimizi, çok şey gibi, hayat gibi; incittik birbirimizi bazen çok derinden ve bilerek, en derinden, iyi geldik yaralarımıza herşeyden çok.
Saatler geçti, günler yaşandı, mevsimler değişti. İlk tanıştığımız mevsim oldu yine. Biraz savrulduk uzaklara biraz yakınlaştık en yakına. Herşey oldu, sadece biz hiç kopmadık.
Hep olduk, yakın ya da uzak, mesafe farketmedi hiç, aklımız bir yerinde hep birbirimizi tuttu. Daima.
Bir gün yaşadık ve birbirimizi hiç unutmadık.